Sevginin kontrolü üzerine radikal bir bakış tarzı
Disipline sokulması gereken duygulardan biri de "sevgi" duygusudur. Sevgi duygusu beraberinde getirdiği yaratıcı enerjiden dolayı saygı duyulması, geliştirilmesi gereken bir duygudur ama eğer başıboş bırakılırsa, sonuç gerçek sevgi değil, karışıklık ve verimsizlik olur.
Gerçek sevgi insanın benliğini genişletmesini kapsadığından, muazzam bir enerji gerektirir. Ama ister beğenin ister beğenmeyin, enerji stoklarımız da tıpkı saatler gibi sayılıdır.
Herkesi birden sevemeyiz. Tüm insanlığa sevgi duyabileceğimiz doğrudur, bu da bize belli birkaç kişiye sevgi gösterebilmemiz için enerji sağlar. Ama "gücümüz" ancak birkaç kişiyi "gerçekten" sevebilmeye yeter. Enerjimizin sınırlarını aşmaya çalışmamız, "verebileceğimizden fazlasını sunmak" demektir ve bunun ötesinde, her önüne geleni sevmenin "sahtekârlık" olacağı ve yardım etmeyi arzuladığımız kişilere zarar verebileceğimiz, dönüşü olmayan bir nokta vardır.
Eğer birçok kişinin dikkatimizi ve ilgimizi çekmeye çalıştığı şanslı biriysek, içlerinden "fiilen" kimi seveceğimizi seçmek zorundayız. Bu seçim hiç de kolay değildir. İlah rolünün, ilahi gücün her yanlış üstlenişinde olduğu gibi bu son derece "ACI" verici olabilir. Ama bu seçim mutlaka yapılmalıdır.
Birçok etken göz önüne alınmalıdır. Öncelikle de sevgimizin "müstakbel alıcısı"sının bu sevgiye ruhsal olarak tekâmül ederek "karşılık verip veremeyeceği" tartılmalıdır. İnsanlar bu konuda farklı kapasitelere sahiptirler.
Ama şurası muhakkak ki, birçok kişinin ruhu, "geçilmez duvarların, yıkılmaz kalelerin" arkasına öylesine saklanmıştır ki, bu gibilerin ruhsal tekâmüllerini desteklemek için gösterilecek çabalar neredeyse "daima" başarısızlığa mahkûmdurlar.
Sevginizden ruhsal olarak tekâmül ederek yararlanamayan birisini sevmeye kalkışmak, enerjinizi ”boşu boşuna” harcamak, tohumunuzu kısır toprağa atmak demektir.
Gerçek sevgi "çok değerlidir", gerçekten sevebilenler, sevgilerinin, öz-disiplin yoluyla en verimli şekilde odaklanması gerektiğini bilirler. Sınırsız sevgi bir "aşk" tır. Özgür aşk bir "idealdir". Ne yazık ki bu pek az insanımızın altından kalkabileceği bir ideal. Gerçekten de özgürlük ve disiplin el ele giderler; gerçek sevginin disiplini olmazsa, özgürlük hemen daima sevgisiz ve yıkıcıdır.
Selamlar…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder